kavuniçi

kavuniçi
1. باهت [باهِت]
Anlamı: bu renkte olan
2. شاحب [شَاحِب]
Anlamı: bu renkte olan
3. صفراء [صَفْراء]
Anlamı: bu renkte olan
4. مصعوق [مَصْعُوق]
Anlamı: bu renkte olan
5. مصفر [مُصْفَرّ]
Anlamı: bu renkte olan
6. منصعق [مُنْصَعِق]
Anlamı: bu renkte olan
7. ناصل [ناصِل]
Anlamı: bu renkte olan

Türkçe-Arapça Sözlük. 2015.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • kavuniçi — is. 1) Pembeye çalan sarı renk 2) sf. Bu renkte olan Kavuniçi gecelik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • — is. 1) Herhangi bir durumun, cismin veya alanın sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir. Ç. Altan 2) Oyuk şeylerin boşluğu 3) Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta Tahtanın içi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kavun — is., bit. b. 1) Kabakgillerden, sürüngen gövdeli, iri meyveli bir bitki (Cucum) 2) Bu bitkinin genellikle güzel kokulu, sulu ve etli meyvesi Birleşik Sözler kavuniçi acı kavun ağaç kavunu Kırkağaç kavunu Yuva kavunu Atasözü, Deyim ve Birleşik… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yavruağzı — is. 1) Kavuniçi ile pembe arası bir renk 2) sf. Bu renkte olan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”